Yer: Şehir Tiyatroları Üsküdar Kerem Yılmazer Sahnesi
Bu oyunu çok uzun süredir merak ediyordum doğrusu. Woody Allen'ın ismi bile ilgimi çekmeye yetmişti ancak oyun beklediğimin de çok üstünde bir haz duygusu yarattı ve çok hoş bir tat bıraktı ağzımda.
Orijinali 1960'larda sahnelenen ve Woody Allen'in bizzat oynadığı Tekrar Çal Sam, kendisinin favori karakterlerinden olan Allen Felix'in karısı tarafından terk edilmesiyle başlıyor.
Yazılış tarihi nedeniyle çok eski zamanlardan bahsedeceğini düşündüğüm oyuna Ragıp Yavuz bir sürü muazzam dokunuşlar ile çok güncel bir hava katmış. Hem bir çok yeni öğe hem de Türk Halkı'na özgü birçok espri ile renklenen oyun 2 saatten fazla sürse bile izleyiciyi hiç sıkmıyor...
Çok zengin ve detaylı dekoru ve özellikle Sevtap Çapanın muazzam güzelliği ile sergilediği oyunculuğu tam idrak edebilmek için mümkünse orta ve sağ taraftan sahneye yakın koltukları tercih etmeniz şiddetle tavsiye olunur...
Beklentilerimi cok asan bir oyun oldugu fikrine kesinlikle katiliyorum. Oyun, kurgu, hikaye, anlatim bicimi vs, hepsi guzeldi ama esas aklimda kalan Humphrey Bogart i oynayan abinin performansiydi.
YanıtlaSil"Bir kadindan nasil ayrilinir" sahnesini kurguladigi an Humphrey abimiz, kendini tamamen kaptirip dogaclama yapti ve sahnedeki herkesin, evet, izleyenlerin degil, sahnedeki oyuncularin bile kendilerini tutamayip güldügü bir performans sergiledi.
Oyun guzeldi, oyunculuklar guzeldi, eyvallah. Ama tum seyircilerin ve oyuncularin ayni frekansta oldugu o an cok özeldi. Her oyununda böyle mi oluyor bilmiyorum. Ya da yorucu gecen bi günün ardindan izledigim icin mi, yoksa bekledigimin cok üzerinde bir oyun oldugu icin mi bu kadar zevk alarak izledim, onu da bilmiyorum. Ama izledigim oyunlar icerisinde en iyisi olmasa bile, aklimda en cok yer eden oldu.
Bu arada yorum olsun diye yola ciktigim yaziyi biraz uzattim sanirim Ayberk. Ve hatta oyun kritigine benzedi biraz kusura bakma :)
~Nagihan