6 Mayıs 2009 Çarşamba

2009 Ahırkapı Hıdırellez Şenlikleri


Hıdırellez Türk ve Çingene kültürünün vaz geçilmez parçalarından birisidir. Tüm dünya medeniyetlerinde karışılığı olan "baharı karşılama" eyleminin bize özgü halidir Hıdırellez.

Gece bir çok üniversitenin ve Eminönü belediyesinin ortak çalışması ile düzenlenmişti. İstanbulun heryerinden birçok genç ve yaşlı kişiyle birlikte büyük otellerin de katılımıyla birçok turist de eğlenceye dahil oldu.

Çanakkaleli bir Türk olarak başından sonuna tüm gecenin kanımı kaynattığını itiraf etmeliyim. Müzik ve ortamın çeşitliliği, çeşitli grupların halleri, parkın ambiansı gerçekten çok keyifli bir gece yaşattı bize.

Özellikle nefesli çalgı grubu eşliğinde havai fişek gösterisi bizi bizden aldı diyebilirim.

Gecenin tek negatif yönü kuponsuz yemek satışının olmayışı ve gece 22.30 dan sonra yemek kalmayışıydı.

Deri Ceket - Stanislav Stratiev

"Çiftçi çift sürer. Koyun moyun yok!" " Geri verin 'a' ların şapkalarını!"Yer:Şehir Tiyatroları Haldun Taner Sahnesi

Bu oyun için çok bekledim. Benim bu sezon Şehir Tiyatrolarında gittiğim en son oyun oluyor "Deri Ceket". Ama ne oyun! Başları biraz karmaşık ve hızlı gelişse de dersini çalışıp gelenler veya en azından konuyu şöyle bir okuyanlar için anlaşılabilir bir karmaşıklık.

Ceketindeki tüyleri köyde koyunlarla birlikte kırktırırken, ceketini "şahsi koyunu" gibi kaydettirmek zorunda kalan bir araştırma görevlisinin bürokrasi yollarından deliliğe yolculuğunu anlatıyor.

Hareketli dekoru, müzikleri, çok kaliteli replikleri ve üstün oyunculuk performansıyla gerçekten çok keyifli bir oyun Deri Ceket. Hikmet Körmükçü'nün basma kalıp bir karakterden bir çok harikalar yaratması ve Yiğit Sertdemir'in karakterin değişen ruh hallerini çok başarılı yansıtması bu oyunu bu sezon izlediğim en keyifli oyunlardan biri haline getirdi.

Selamlama şovu ve aralardaki anonslar ise tüm oyunun keyfine çok ayrı bir hava kattı. Oyundan çıkanların yüzlerinden keyifleri çok rahat okunabiliyordu...

Onlar Ermiş Muradına - Georges Feydeau

"Sana mı soracağım? Hayvan!"
Yer: Şehir Tiyatroları Ümraniye Sahnesi

Oyun orta çağ burjuva döneminde Paris'te başlıyor. Aslında çok alışık olduğumuz birkaç konunun ve para gibi gündelik dertleri olmayan insanların hayatlarını eliştiren bir hikaye.
Oyunun iki yarısında da perde birer kez kapanıyor ve karanlıkta bekliyorsunuz. Hikayede bazı orijinal öğelerin yanı sıra bir çok sıradan ve tahmin edilebilir durum olması oyunu biraz sıkıcı kılıyor genellikle. Ancak asıl tatsız olan motomot çeviri nedeniyle vurgu gösterilemeyen zayıf replikler.
Ancak tüm oyun sondaki selamlama sırasındaki sürpriz gösteri için izlenebilir...